31 Mayıs 2014 Cumartesi

BAŞLICA İÇECEĞİMİZ SUYUN KATİLE DÖNÜŞMESİ



Hemen hemen her insanın da bildiği gibi insan vücudunun büyük bir kısmı sudur. Yetişkinlerde bu %75 iken, bebeklerde %85 , yaşlılarda ise yaklaşık %55 civarındadır.

 

Suyun aynı zamanda insan vücudunda sakinleştirici etkisi olmasıyla beraber verdiği ferahlatıcı etkiyi de es geçememeliyiz özellikle de sıcak yaz günlerinde. Peki gayet zararsız gözüken bir numaralı içecek tercihimiz suyun fazla kullanılması ne gibi problemlere neden olabilir ?


Genellikle kilo vermek için hazırlanan diyetlerde bol miktar su tüketimi başta gelir. Hatta öyledir ki kişi kendini kusana kadar su içmeye zorladığı durumlar bile olabilir. Suyun fazlasından ne zarar gelebilir diye düşünebilirsiniz ancak aşırı su tüketimi de bir insanı zehirleyebilir. 
Su zehirlenmesi ya da Hiponatremi olarak da söyleyebileceğimiz bu durumda kişini aşırı su tüketimi söz konusudur.
Suyun nispeten daha az bilinen bir özelliği de vücudumuzdaki sodyumun büyük bir kısmını içinde bulundurur. Sodyum, vücutta su dengesinin korunmasında ve besinlerin hücre duvarından geçişinde görev alır aynı zamanda sinir ve kas fonksiyonlarının sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi için de gereklidir. Eksikliğinde halsizlik ve güçsüzlük, baş dönmesi ve baş ağrısı, çarpıntı, tansiyon düşüklüğü, hafıza bozukluğu ve konsantrasyon zayıflığı, depresyon, mide bulantısı ve kas krampları gibi sağlık sorunları oluşur. 

Yani insan ihtiyacından daha fazla su içerse 8-9 litre gibi bir miktar sudaki sodyum yoğunluğu azalıp vücutta sodyum eksikliği başlar.Aynı zamanda yaz aylarında çok terleyen kişilerin kaybettiği suyu geri kazanması için fazla su tükeymesi gerekiyor ancak bunu yaparken de sodyumu da dengelemeli yani suyun yanında çubuk kraker gibi tuzlu şeyler yemesi gerekmektedir.
Su zehirlenmesi  belirtileri; bulantı, kusma, baş dönmesi, baş ağrısı ve bilinç bulanıklığıdır. Bilinç bulanıklığı su zehirlenmesinin en ağır belirtisidir ve sonuç olarak bu durum komaya kadar gidebilir. Hatta su zehirlenmesinin ileri seviyeleri kalıcı körlüğe de neden olabilir.
Belirtilerin görülmesi halinde kişiye ağız yoluyla alabiliyorsa ağızdan tuzlu yiyecekler verilmelidir.Eğer bilinci kapalıysa damardan tuzlu solüsyonlar verilerek tedavi sağlanılabilinir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder